27 Eylül 2014 Cumartesi

Teknoloji Stajı_Illustrator CC_2.hafta

Illustrator CC:
Bu program hep Photoshop ile kıyaslanır çünkü neredeyse aynı amaç için kullanılır ama en önemli farkı Illustrator'un vektörlerle ve Photoshop'un pixel üzerine çalışması. 





Bir örnek vermek gerekirse siyah bir çizgi çizdiğinizi farz edelim vektörel veride bu çizgiyi iki nokta arasında oluşan iz olarak algılar yani sadece iki nokta konumu ve ikisinin bağlı olduğu ve renginin de siyah olduğu bilgisini kaydeder. Ama pixel bazında çalıştığınızda çizgi başladığından bittiği yere kadar her pixel tanesine siyah renginin verisini girer yani çizgi ne kadar kalınlaşırsa

(daha çok pixel içerdiği için) veri o kadar artar. 

Vektör ile çalışmak hem depolama açısından karlı hem de mimarların kullandığı diğer vektörel programlarla uyumluluğu açısından daha kullanışlı aynı zamanda ölçek diye bir zorunluluğu kaldırmasından çok daha yararlı.

Programın arayüzü ve ayarları Photoshop'a çok yakın, bazı komutlarda çift tıkladığınızda seçenekler çıkıyor ve komutu o şekilde bile kullanabiliyorsunuz.

Yeni bir doküman oluşturduğunuzda size birden fazla sayfa oluşturma seçeneği sunuyor ve ebatlarını girerek oluşturabilirsiniz, bu ileride kaydettiğinizde bir kaç sayfayı tek bir PDF'te kaydetmenize de yarıyor.

Öncelikle seçim tuşunun yanında "direct selection" oku var, bu ok objenin tamamını seçmek yerine objedeki kontrol noktalarını seçebiliyor ve obje içindeki kaydırma, uzatma vs. gibi ayarları yapabiliyorsunuz.

"Magic wand" tool'u daha yararlı bir araç haline geliyor Illustrator'da ve seçerken ister tüm döküman içindeki aynı kalınlıkta olan objeleri seçin ister aynı opacity'de olanları.

Çizime başlarken "pen tool" çok kullanışlı bir araç, alıştıktan sonra bırakamayacağınız bir şey. Kullanım şekli ise önce bir nokta belirledikten sonra ikinci noktaya tıkladığınızda arasında düz bir çizgi oluşturuyor. Ama tıklayıp bırakmadan çekiştirirseniz bu çizgiyi kontrollü bir eğri haline getiriyor. Bu şekilde çizdikten sonra "escape" tuşuna tıklayarak veya çizginizi kapatarak sonlandırabilirsiniz.


Bir çizgiyi seçtikten sonra üst tarafta yazan ayarlardan istediğiniz kalınlık, fırça ve renk gibi ayarları girebiliyorsunuz.
Illustrator'da her çizginin bir darbe rengi bir de dolgu rengi var bunları ayrı ayrı seçiyorsunuz.

Bu programda layer mantığı olması aynı işlev için çizdiğiniz çizgileri bir arada tutmak için faydalı oluyor, çizimde ilerledikten sonra bir layerin "opacity"sini açmak isterseniz teker teker seçmek zorunda kalmadan tek seferde değiştirebiliyorsunuz.

Layerlara ayırmanın dışında objeleri gruplara da ayırabiliyorsunuz bunun kısa yolu ise birden fazla obje seçip ctrl+g yaparak. Bir grubun içinde tek bir elemanı kurcalamak isterseniz de o gruba çift tıklamanız yeterli. Buna ek olarak grubun içince başka grup da oluşturabiliyorsunuz.

Bunlar dışında objeyi düzeltmek isterseniz scale, rotate, free transform ve width araçlarını kullanabilirsiniz. Amaçları bilinen bu araçları hem manuel olarak objenin üzerinde hem de komuta çift tıklayarak ve belli veriler girerek de yapabilirsiniz.

Illustrator'da başka faydalı bir araç ise perspektif grid aracı. Bu aracı kullanarak üç boyutlu bir grid oluşturup bu gridin üzerine perspektife oturan biçimler çizebilirsiniz.

Aslında daha çok grafik tasarımcılarına yönelik bir program olsa da sketch, pafta ve projedeki son rötuşları atarken mimarların işini rahatlıkla görecek bir program.

Ben bu programı revitte tasarladığım "Student Hall" projesinin vaziyet planını çizmek için kullandım ayrıca Fiziksel Çevre kontrolü dersinde başka bir tasarımı da sunuma hazırlarken kullandım, aşağıdan bakabilirsiniz:




20 Eylül 2014 Cumartesi

Teknoloji Stajı_Revit 2015_1.hafta

Bu yaz teknoloji stajımı lynda.com sitesinden biri 11 saat süren "Revit Architecture 2015 Essential Training" kursunu ve 9 saat süren "Illustrator CC Essentials Training" kurslarını aldım.

Revit 2015: Mimarlar ve Mühendisler için tasarlanmış bir uygulama, bina tasarımından inşa aşamasına kadar uygulanacak adım ve hesaplamalara odaklanan BIM Building Information Modelling diye adı geçen bir yöntem uyguluyor. Autocad'e göre çok daha direk ve tasarım aşamalarını kolaylaştırıyor.





Bu programı ilk olarak 3. sınıf ilk projemde "Student Hall" projesinde kullandım.

Her programı kullanmaya başlamadan önce her zaman arayüzüne ve ayarlamalarını öğrenmek önemli, arayüzü anlaşılır ve kolay aslında, komutlar tıklayarak ya da iki harfe indirgenmiş kısa yollarıyla kullanabiliyorsunuz. Ayarlarında ise metric veya imperial ölçüm sistemini baştan belirlemeniz lazım ve "ok"un "snap"lediği elementleri seçmeniz işinizi kolaylaştırır.

Tasarıma başlarken her zamanki gibi planı çizerek başlayabilirsiniz ve bu artık çizgilerle değil direk mimari veya inşa-i elemanı seçerek başlıyorsunuz, mesela duvar veya döşeme gibi. Ama tam çizmeye başlamadan önce cephe görünüşünde bakıp çizeceğiniz elemanın hangi kota oturacağını belirlemek hatta proje boyunca kullanmayı düşündüğünüz tüm kotları girmek size bir kolaylık olur.

Daha sonra duvar, döşeme, çatı yani yapının brütünü bitirdikten sonra açıklıkları (kapı, pencereleri vs.) duvarlara tek tıklamayla oturtabilirsiniz.


Detaya girmek istediğinizde duvar katmanlarını seçilen duvarın özelliklerine girerek yapabilirsiniz bu katmanların çizimde görünüp görünmeyeceğini de ayarlardan seçebilirsiniz. Ayrıca seçilen objenin özelliklerinden neredeyse her şeyini değiştirebilirsiniz, bu yüzden genelde çiz, ayarla yöntemi kullanmak daha kolay.

Her zaman plandan çizerken istediğiniz bir yerden kesit alıp çizdiğiniz şeylerin doğruluğunu sağlayabilirsiniz ve bunun tamamen eş zamanlı olması çok yararlı oluyor. Kesitin başka bir kullanımı ise size plandan yapamayacağınız tasarım olanaklarını sunmak; duvarları kesitten çizemezsiniz ama duvarın cepheden nasıl gözükeceğini ve farklı yükseklik ayarlarını kolaylıkla yapılabilmesini sağlar.

Revit'te kullanabileceğiniz başka bir komut ise "Room" komutudur. Bu kullanışlı komut duvarlarla çevrelediğiniz bir alanı oda olarak tanımlayıp, isim verip, alanını ölçüp, tüm odaların listesini oluşturmanızı sağlar. Bu şekilde kolaylıkla binanızda kaç oda var, ne kadar yer kaplıyorlar ve konumları nerede bu bilgilere erişmenizi sağlar.

Eğimli bir Arazi Üzerinde çalışıyorsanız eğer ve arazi bilgileriniz elinizdeyse Revit'te topoğrafya yüzeyini oluşturup binanızı üzerine oturtabilirsiniz. Ayrıca doğal elemanlardan da hazır olanını (ağaç vs. gibi) arazinize yerleştirebilirsiniz.

Revit'te ihtiyacınız olan çoğu obje hazır gelir ama eğer kendinize özel bir ev eşyası veya bir sokak lambası tasarlamak isterseniz bunu "family creator"dan yapabilirsiniz. Bu komuta tıkladığınızda sizi yeni bir pencere açar ve bu pencerede farklı araçların da yardımıyla istediğiniz objeyi tasarlayabilirsiniz. Daha sonra bu objeyi projenizde tercih ettiğiniz yerlere yerleştirebilirsiniz. Revit'te tüm objeler "block" mantığıyla çalıştığından bir objeden istediğiniz kadar çok koyun bu dosyanın büyüklüğünü fazla arttırmaz. 

Revit'te baskı için sayfalar hazırlayıp planlar ve kesitleri bunlara yerleştirebilirsiniz, hatta bu sayfalar bile eş zamanlıdır; yani yerleştirdikten sonra plana gidip bir duvarın yerini değiştirdiğinizde aynı düzeltme anında sayfaya da yansır.

Bir projenin sunumunda olmazsa olmazlardan biri olan render'ları Revir programında da rahatlıkla oluşturabilirsiniz, hatta bölgenizi ve saat dilimini seçerek gölge açısını bile size hesaplayarak çok daha gerçekçi bir render almanızı sağlar. Bazen üç boyutlu realistic görüntü bile yeterli olurken, "camera" komutuyla belli bir seviyeden bakacağınız açıyı da tayin ederek hoş bir perspektif te oluşturmak mümkündür.

Son olarak Revit 2015'i öğrenmem bana hayatım boyunca faydası olacağı kanısındayım tabi burada bahsettiğim daha çok mimari açıdan kullanımıydı bu programın, bunun bir de inşa-i ve mekanik kısmı da var.

Aşağıda Revit'te tasarladığım "Student Hall" projesine bakabilirsiniz:





 

31 Ağustos 2014 Pazar

Gezi Stajı_Weimar_11/8-31/8

Weimar Almanya'nın eski ama büyümemiş minik şehirlerinden biri. Doğu Almanyada yer aldığından insanları daha milliyetçi ve yaşlı kesim ingilizce yerine Rusça ikinci dil olarak eğitim aldıklarından anlaşması daha zor oluyor.

Bu şehirde en eski mimarlık modern okulu ve kurucusu Walter Gropius'un kurduğu BAUHAUS Üniversitesi'nde bir yaz okulu programına katıldım.

Mimari fotoğraflıkla ilgili bir kurs olduğu için de bolca fotoğraf çekme imkanım oldu tabi.


Bisiklet kullanımı tercih edilen bu şehirde, şehrin bir ucundan diğer ucuna gitmek çok kolay.

Şehrin merkezinde eski dokusunu koruyan organik yollar bulunuyor.

Soldaki bu fotoğrafı Bauhaus müzesinde çektim. Müzede Walter Gropius ve Henry Van De Velde'nin sandalyeleri de var.


Bu bina ise eski bir bar. Cephesindeki kullanılan dil taşıyıcı sistemini dışarı vuruyor ve bunu cephde görsel efekt olarak kullanıyor.
Bu kilise Weimar'da ki en eski yapılardan biri. Kagir bir bina.


Oradaki mimarlık fakültesi binası klasik olmakla birlikte yenilenen kısımları daha moderne uyarlanmış.
Solda mimarlık öğrencilerinin yaptığı bir site model var.
Fakültenin karşısında öğrincilerin çalışacakları cam cepheli stüdyolar yer alıyor.




Bu da mimarlık fakütesinde dersliklerden biri. Camları eğri şekilde daha çok güneş alıyor.
















Fakültenin içinde yer alan bu ana merdiven ise formu o kadar önemsenmiş ki en üst katta kiriş gelmesi gereken yeri o forma uyarlayarak içeri çekmesi dikkatimi çekti.

10 Temmuz 2014 Perşembe

Şantiye Stajı_Maslak 1453_20. Gün

Şantiye stajımın son gününde her zamanki gibi Cenk beyle sahaya inip kontrollerimizi yaptık.

Bugün daha önce paylaşmadığım uygulama videoları paylaşacağım;


Artan betonun dökülüp sonra kırılması:


Manitou'yla paletli malzemelerin taşınması:


Kaba alçı-sıvanın uygulanması:


Ayrıca son olarak birkaç çizim paylaşacağım;

C blok normal kat planı:


C blok Loft daire planı:

Teras evlerin kat plan örneği:

Döşeme detay çizimi:

Doğrama detay çizimi:

Böylece şantiye stajımın sonuna gelmiş bulunuyorum.
Okuyan herkese teşekkür ederim.




9 Temmuz 2014 Çarşamba

Şantiye Stajı_Maslak 1453_19. Gün

Şantiye stajımda son iki gün kalmıştı, bugün de Cenk beyle birlikteydim ve bu sefer önce uzakta kalan T2 bloktan kontrole başladık.


Zemin katında aplikasyon bitmek üzereydi ama bazı hatalar da yok değildi. Burada duvar belli noktalardan eğri gideceği için iç duvarlarda kırılma olamazdı , bu hatanın düzeltilmesi gerekiyordu.

Daha sonra C8'de sonunda bir alimak kurulmuştu 8. kata kadar çıkmasına rağmen devamlı çıkıp inmek yorucu oluyordu tabi ustaların küçük malları taşımasını da çok daha kolaylaştırıyordu.


Sonra T1a'da da aplikasyon devam ederken T1b'nin bodrumunu yağmurdan dolayı su basmıştı bu da bazı malların telef olmasına sebep olmuştu .


Son olarak örne daireye uğradığımızda dış cephede mantolama (ısı yalıtımı) örneği vardı ve bunu straforla yapıyorlardı daha sonra da üstünü kaplayacaklardı.




 

8 Temmuz 2014 Salı

Şantiye Stajı_Maslak 1453_18. Gün

Bugün Cenk beyle sahaya indiğimizde kaba yapıyla ilgili merak ettiğim ve bilmem gereken şeyleri sordum kendisine, ve bana özet bir şekilde anlattı.

Öncelikle filizler hazırlanıyor ve tabi bu neredeyse en önemli eleman, etriyelerle bağlanıyor ve kalıbın içine mesafe tutucular la birlikte yerleştiriliyor, bu pas payı bırakmak için yani filizlerin betonun içinde dış yüzeyinden aynı uzaklıkta kalacağını kontrol etmek için aslında.

Ve kalıplar üç çeşide ayrılıyor:
Konvensiyonel kalıp: en popüleri, düz kolon veya perdeleri dökerken kullanılan.
Tünel kalıp: Perdelerin döşemeyle birlikte tek seferde döküldüğü kalıp, kurulması daha uzun sürse de işleri biraz daha hızlandırıyor aslında.
Hidrolik kalıp: konvensiyonel kalıbın sökülmeden her kata vinç yardımıyla yükseltilerek kullanılması, bu daha çok gökdelenlerde hızlı üretim için kullanılıyor.
Maslak 1453 projesinde ilk iki kalıbı kullanılıyor çünkü çok yüksek bloklar yok.

Ayrıca betonu pompalamak için asansör boşluğunun yanında koridorun ortasında bulunan büyük beton borusu bulunuyor C bloklarda.

Döşemeye geldiğimiz zaman C bloklarda statik yönünden ve daha çok yer ihtiyacı olduğu için düz betonarme döşeme kullanılmış ve kalınlığı 25cm  teras evlerde daha hafif olsun ve döşemesi daha kalın olsun diye asmolen gazbeton arasına beton dökülerek döşemenin kabasını üretiyorlardı ve kalınlığı 30cm oluyordu.


Merdivenlere gelince yerinde dökülüyor ve en üst basamağının yüksekliği bilerek daha kısa bırakılıyor ki şap ve kaplama geldiğinde aynı yüksekliğe ulaşsın.



 



7 Temmuz 2014 Pazartesi

Şantiye Stajı_Maslak 1453_17. Gün

Yeni bir hafta ama artık şantiyedeki son haftam, Pazar günü şantiye devam etmişti ve az da olsa birkaç ilerleme vardı.


Pazar günü C8 bloğunda asma tavan imalatı başlacaktı ve proje müdürü Metin beyin verdiği kararlada da ilerledi.


Asma tavanın iskeleti oturmuştu.Lehimle metal profilleri birbirilerine ve duvara sabitliyorlardı.


Asma tavan kirişin bitiiği yerden başlarken salonda tavan yükselebildiği için salon girişinde o şekilde yükselecekti.Tavan ve asma tavanın kaplaması alçıplak olacaktı. 


Ayrıca büyük salonlarda asma tavan çevreden dolaşıp ortası yüksek tavan olarak kalacak ve bu çevreden asma tavanın içine hem havalandırma hem aydınlatma gelecekti bu yüzden belli yerlerinde açıklık bırakılması gerekiyordu planda gözüktüğü gibi.



Bu aşamadan sonra şap dökülmesi ve zemin kaplamalarına geçilecekti ama ben yetişemeyecektim.





5 Temmuz 2014 Cumartesi

Şantiye Stajı_Maslak 1453_16. Gün

Bugün de Cenk beyle birlikte sahaya indik, ama Cumartesi olduğu için yanımızda çoğu stajyer arkadaşlar yoktu.


Bu sefer Cenk beyle birlikte hergün yaptığımız kontrollerden bahsedeceğim.


İlk olarak aplikasyon kontrolü: duvar mesafeleri, açıklık mesafeleri, planla birebir ilerleyip ilerlemediğinin kontrolü, ve köşeler için gönye kontrolü.

Daha sonra duvar çıktığında; anolma ve köşebentler bittiğinde mastar-terazi kontrolü, ve iple birlikte baştan sona anoların hizasının aynı olup olmadığını da kontrol ediyoruz.


Ondan sonra ince sıva bittiğinde şişmiş olan yerleri mastar, göçük olan yerleri doldurma diye işaretliyoruz, eğri giden bir duvar olursa da mastar olarak işaretleniyor.


Kapıların ve açıklıkların üst kotunun haritacıların işaretlediği +1m kotuna olan uzaklıklarıyla doğru olup olmadığını ölçüyoruz, bu kottan ölçmemizin sebebi zeminin yani betonun her zaman kesin bir yükseklikte olmamasından kaynaklanıyor.




Ayrıca doğramanın da üstündeki profilin terazisi ve kör kasaların terazisi kontrol ediliyor.


Bunun dışında her gün işçilerin adedi ve işlerini yapıp yapmadıklarını da takip etmek zorundayız.